get free quote

MVP (Minimum Viable Product) nedir?

Girişimcilik yeni umutlar, yeni başlangıçlar demek. Girişimcilik ruhunun sahası olan startuplar da her zaman büyük umutlarla yola çıkıyor: Dünya birincisi olmak, piyasayı domine etmek, tekel oluşturmak, müşteri memnuniyetinde liderliği yakalamak gibi. 

Bu gösterişli hedeflerle yola çıkan startup hikayelerinin önemli bir kısmı hüsranla sonuçlanıyor. Harvard Business School’da yapılan bir araştırmaya göre, Amerika Birleşik Devletleri’nde kurulan startupların %50’si 5 yıl, %70’i ise 10 yıl içinde kapatılmak zorunda kalıyor. Türkiye için benzer bir araştırma henüz yapılmış değil ancak bazı tahminler bu oranın Türkiye’de 5 yılda %75, 10 yılda ise %85-90 bandına kadar çıktığını öne sürüyor.

Rakamlar ne olursa olsun bir startup için en az hayaller kadar hayati önemde olan bir başka alan da doğru bir gelecek stratejisinin oluşturulmasıdır. Bu stratejide yatırımcı / kaynak bulma meselesi ise en önemli kalem olarak göze çarpar. Bir startup için “ittirici güç” olacak maddi kaynak bulmak, her şeyden daha acil bir ihtiyaçtır. 

Kaynak bulmak, henüz tam anlamıyla faaliyet hedeflerini hayata geçirememiş startuplar için problemli olabilir. Bu noktada, startup literatüründe yer alan bazı yaklaşımlar, yatırım arayışı sürecinde tüm faaliyet hedeflerinin gerçekleşmesini beklememek gerektiğini öne sürmektedir. Bu yaklaşımlardan en bilineni olan MVP’nin (Minimum Viable Product – Minimum Uygulanabilir Ürün) detaylarına birlikte göz atalım.

MVP: “Ham Meyveler Satılabilir”

mvp-2

Çiftçilik hakkında deneyim sahibi olan kişiler, birçok ürünün henüz olgunlaşmadan, hasat sürecinden aylar önce satıldığını bilir. Aracılar hasat mevsiminden önce tarlaları gezerek incelemelerde bulunur, yetiştiricilerle konuşur. Karşılıklı güven ilişkisi kurulduktan sonra yetiştirinceye ödeme tamamen veya kısmen yapılır. Böylece o tarlanın ürünü, olgunlaştığında doğrudan aracı tarafından teslim alınacaktır. 

İlk bakışta aracının olgunlaşmamış meyveleri peşin satın alması mantık dışı görülebilir. Ancak aracı hasat mevsiminde tarlaya geldiğinde tüm ürünlerin toplanmış ve başka bir aracıya satılmış olduğunu görebilir. Bu durumu önlemek ister. Ayrıca erkenden ödemenin bir kısmını yaptığı için piyasanın altında bir teklif vererek ürünlere sahip olabilir.

MVP (Minimum Viable Product) Neden Gerekli?

Yukarıdaki örneği okuduktan sonra MVP’nin startuplar için sunduğu yaklaşım önerisini tahmin ediyor olmalısınız. Buna göre, startuplar üretim hedeflerinin çok azını hayata geçirebilmiş olsa da gerek yatırım gerekse pazarlamada “ön alıcı” adımlar izlemelidir. 

Klasik başlangıç metodu şöyle işler: Parlak bir fikir bulursunuz. Üretime olanak sağlayacak yatırımı bulursunuz; ürünü oluşturur, piyasaya sürersiniz. Pazarlamayı yapar ve satışı beklersiniz. Bu metot yüzyıllardır insanlar tarafından kullanılıyor ve azımsanmayacak oranda başarılı da oluyor. 

Ancak günümüz piyasasında artan rekabet koşulları fikrinizin parlaklığı konusunda sizi şüpheye düşürebilir. Sizin için fazlasıyla inovatif görünen bir iş fikri dünyanın başka bir köşesinde birileri tarafından çoktan hayata geçirilmek üzere olabilir. Üstelik bu durum olmasa, gerçekten de o fikir yalnızca size ait olsa dahi, fikrinizin uygulanması eski yüzyıllara göre çok daha zor. Çünkü yüksek ihtimalle sahip olduğunuz fikir teknolojiye bir şekilde temas ediyor. Teknolojinin günlük değişim hızı dahi insanları şaşkına çevirirken buna tek başınıza ayak uydurmak ne kadar mümkün olabilir?

Bu durumda, bir melek yatırımcı, ortak veya çeşitli finansman kanalları bulmalısınız. Bu şekilde fikrinizi uygulayabilir ve ürüne dönüştürme fırsatı yakalayabilirsiniz.

MVP Startuplar İçin Ne Öneriyor?

mvp-3

MVP yaklaşımına göre startuplar “meyvelerin olgunlaşması”nı beklememeli ve aracıları tarlalarına çekmeye çalışmalıdır. Bir MVP ürünü, inovatif bir iş fikrini denemek adına, sadece başlangıç düzeyindeki özelliklere sahipken dahi piyasaya sokulabilir. İş fikrinin sahibi, bunu, tüketicilerin tepkisini ölçerek başka bir fikrine fayda sağlayabilecek izlenimler edinmek için de yapabilir. 

MVP ürünü ile sahneye çıkan günümüzün iki devasa şirketi, bu konuda yapılan eğitimlerin vazgeçilmez örnekleridir: Dropbox ve Pebble. Eğitmenler, bu iki şirketi örnek göstererek MVP ürünü ile başarının yakalanabileceğini ispatlamak ister. Gerçekten de Dropbox ve Pebble, piyasanın o güne kadar alışık olmadığı bir tarzda çıkış yaparak MVP ile ciddi başarı kazandılar.

MVP ürünü ile, ürününüzü planladığınız son haliyle satışa sunmadan önce, müstakbel müşterilerinizin görüş ve eleştirilerini alma fırsatı yakalayabilirsiniz. Bu şekilde, taslaklarınızda gerekli düzeltmeleri yapma ve gelişme sağlama imkanı bulursunuz.

Her şeyden önemlisi ise piyasaya sürdüğünüz MVP ürünü ile, sermaye sahiplerinin dikkatini çekebilir, onların ürün geliştirmenize katkı sağlamasına kapı aralayabilirsiniz. 

Bunları yapmadan; ofisinize, evinize, odanıza, garajınıza veya her nerede çalışıyorsanız oraya kapanarak ürününüzün son haline gelmesini bekleyecekseniz şu iki büyük riskle karşılaşmaya hazır olun:

  • Ürün geliştirme sürecinde maddi, fiziksel veya ruhsal kaynaklarınız tükenebilir. Bu durumda süreç sekteye uğrar. 
  • Parlak fikrinizin aynısı, benzeri veya muadili bir başka yerde çoktan hayata geçirilmiş olur. Böylece, ürününüzü kısa bir süre sonra piyasaya sunsanız dahi beklediğiniz neticelere ulaşamayabilirsiniz.

MVP Ne Değildir?

mvp1

MVP (Minimum Viable Product – Minimum Uygulanabilir Ürün) ilk bakışta basit görünüyor. Nitekim bu yazıda da onu oldukça basitleştirilmiş bir şekilde anlamaya çalıştık. Ancak işin detaylarına indikçe MVP stratejilerinin aslında incelikle dokunması gereken bir örgü gibi olduğunu söyleyebiliriz. Tüm ilmeklerin baştan doğru atılması şarttır.

Birçok şirket, MVP olarak gereksiz derecede karmaşık ilk ürünleri MVP olarak piyasaya sunuyor. Bu durumda tüketiciler, söz konusu ürünün “asıl ürün” olduğunu düşünerek onlara ekstra bir “MVP kredisi açmıyor”. Bu yüzden tüketiciler ilk etapta şirketlere acımasız eleştiriler yöneltebiliyor. Bu durumda MVP’nin temel tezi olan “geliştirilmeye imkan sağlama fırsatı” da kaybolup gidiyor. Son olarak kısaca özetlemek gerekirse: Bir MVP, planladığınız asıl ürünün özünü en iyi şekilde vermelidir. Aksi takdirde, istemeden de olsa başarısız bir ürünle erkenden piyasaya girmiş olursunuz.